Günaydın Gezginler Kültür Tarih Gurme Doğa Fotoğraf Gezi

Dünyanın en eski tapınağı Göbekli Tepe

Facebooktwitterrsstumblrinstagramflickr

Türkiye’deki gizemli bir yeri yazalım: Göbekli Tepe, Örencik Köyü, Şanlıurfa. Şimdilik bilindiği kadarıyla en azından dünyanın en eski tapınağı, dini tören alanı. Herşeyden biraz barındıran Göbekli Tepe biraz toz – toprak, biraz sanat, biraz tarihöncesi, biraz hayal dünyası şimdilik; fakat çokca gizem, başarı, merak ve dünya uygarlık tarihi kronolojisinin değişimi demek oluyor. Göbeklitepe veya Göbekli Tepe olarak yazılmaktadır. TDK kuralına göre “Göbeklitepe” olmalıdır fakat bölge için yapılan ilk araştırmalarda ve arkeoloji literatüründe buranın adı “Göbekli Tepe” olarak yazılmıştır. Günaydın Gezginler olarak literatürde geçtiği şekilde “Göbekli Tepe” adıyla yazmayı tercih edeceğiz. Hemen belirtelim, Göbekli Tepe’nin MÖ 9.300-7.600 yılları arasında yapıldığı kabul ediliyor.

Göbeklitepe insan formunda dikilitaşlar

Göbeklitepe D dairesel alanında insan formunda dikilitaşlar, kazı alanında

Göbekli Tepe (Göbeklitepe) nerede, çevresinde ne var?
Şanlıurfa şehir merkezinin yaklaşık 17 km kuzeydoğusundaki Göbekli Tepe, Örencik köyü sınırları içerisinde, köyden 3 km uzakta, kayalık bölgede bulunuyor. Aslında burası önceden “Ziyaret Tepe” adıyla anılan yer. Yaklaşık 300 metreye 300 metrelik bir alan, ama şimdilik. Burası deniz seviyesinden yaklaşık 800 metre yüksekte, esintili bir tepe ve güneyde Harran Ovası’nı (genel olarak Şanlıurfa ovasını) kuzeyde Toros Dağları’nı, kuzeydoğu yönünde Diyarbakır Karacadağ ve civarını gören bir konumda. Göbekli Tepe kazı alanı 1963’te bulundu, yüzey araştırması yapıldı, listelenip bırakıldı, sadece mezarlık sanıldığı için önem verilmedi. 1993’te tesadüfen çiftçi Mahmut amca tarlasını sürerken bir taşa takılır, taşı yerinden çıkarmak için biraz kazar, üzerinde hayvan kabartması olan kırık bir kaya olduğunu görür ve helal olsun ki o heykeli Şanlıurfa Müzesi’ne teslim eder. Bunun üzerine Şanlıurfa müze müdürlüğü hemen araştırma yapar, önemli görülerek kazılara başlar. Fakat bu denli özel bir yer olduğu tahmin edilmiyordu.

Göbeklitepe insan formlu dikilitaş, kazı alanında

Göbeklitepe D dairesel alanı insan formlu dikilitaş, kazı alanında

1995 yılında Alman Arkeoloji Enstitüsü adına Prof. Dr. Klaus Schmidt başkanlığında kazı çalışması daha sistematik olarak başladı (maalesef Prof. Dr. Klaus Schmidt’i 2014 Temmuz ayında kaybettik) ve bölgenin önemli bir neolitik (cilalı taş dönemi) yerleşim alanı olduğu tespit edildi. 2005 yılında bulunan parçalar ile burası Ortadoğu kazılarının en gizemli alanı oldu. Madeni eşya ve yerleşim olmayan bir yerde kimlerin, ne zaman, neden ve nasıl burayı yaptığı anlaşılmıyordu. 2007 yılından itibaren Kültür Bakanlığı Şanlıurfa Müzesi ve Alman Arkeoloji Enstitüsü çalışmalarıyla kazılar devam etmekte. Göbekli Tepe’nin yapım zamanının MÖ 10.000 ile MÖ 8.000 yılları arasında olduğu düşünülmekte, genel kabul MÖ 9.300-7.600 yılları arasında olduğu şeklindedir. Ocak 2016 oldu, kazılar daha yoğun çabayla devam edecek.

Göbekli Tepe’de kazı alanı dışında başka bir şey var mı?

göbeklitepe dikilitaş

göbeklitepe dikilitaş

Evet, aslında var. C dairesel yapısının üstünde, tepenin zirve noktasında bir tane meşe ağacı var. Dalları çaput bağlanmaktan dilek ağacına dönmüş. Burası Göbekli Tepe olarak isim yapmadan önce Ziyaret Tepe adıyla bilinen yer. Ağacın altında ortaçağ (muhtemel Milattan Sonra 1.000’li yıllar) döneminde iki tane mezar var ama içleri boş, kemik yok, eşya yok, yani birileri kuyuya bir taş atmış vaktinde.

Kazı alanına giriş kapısı olan batı tarafta iki tane ateş çukuru bulunmakta. Bu çukurların, ocakların MÖ 1.000 civarında Geç Hitit dönemi (Hitit Beylikleri) veya Orta Asur Krallığı döneminde yapıldığı düşünülmekte. Maden işlemek için mi veya tapınak amaçlı mı oldukları henüz belli değil, bu arkeolojinin ayrı bir alanına giriyor.

Göbekli Tepe 2011 yılında UNESCO Dünya Mirası ADAY Listesi’ne (UNESCO WHL) dahil edildi. UNESCO Dünya Mirası Listesi – Türkiye hakkında detaylı bilgi edinmek isteyenler burayı seçerek ilgili yazımızı okuyabilirler.

göbeklitepe dikilitaş totem

göbeklitepe dikilitaş totem

Göbekli Tepe’ye nasıl gidilir, giriş ücretli mi?
Şanlıurfa merkezden Göbekli Tepe’ye ulaşım için otobüs veya dolmuş şimdilik yok. Kendi arabanız yoksa en kolay ulaşım şehir merkezinden taksiyle gitmek. Mesafe biraz uzun ve Göbekli Tepe’yi gezme süreniz en azından 1 saat olacak, taksiyle ona göre pazarlık falan yapın. Göbekli Tepe’de kazı çalışmaları devam ettiği için Nisan ayından Ekim ayına kadar kazı çalışmalarını da uzaktan görebilirsiniz. Kazı alanı ve örenyeri statüsünde olduğu için Kültür ve Turizm Bakanlığı müze giriş ücreti almakta, müzekart geçerli. Türkiye’deki müzelerin giriş ücretlerini merak edenler Müze Giriş Ücretleri yazımıza bakabilir. Kazı alanında tuvalet, kafeterya gibi yerler yeni yapılıyor, hizmete açılmamış olabilir; buraya gelmeden önce ihtiyaçlarınızı giderip gelin.

Göbeklitepe C dairesel alanı

Göbeklitepe C dairesel alanı

Göbekli Tepe’nin yapım amacı nedir?
Bu soruya kesin cevap henüz verilemiyor; tapınak alanı, dini tören alanı, dini merkez, bölgesel inanç merkezi, yönetim merkezi, mezar alanı ve diğer farklı türlerde yapılardan birisi olabileceğine dair öneriler, fikirler, teoriler bulunmakta. Tolga Günaydın olarak ben Göbekli Tepe’nin bir “anıt” olduğunu; insanların hatırlaması gereken, önemli bir olayın unutulmaması için anıt olsun diyerek yapıldığını düşünüyorum. Fakat şimdilik akla en yatkın ve kabul edilen görüş olan Göbekli Tepe’nin tapınak alanı ve çevresinin dini tören düzenlenen yer olduğunu ben de kabul ediyorum.

Göbekli Tepe’de bulunan insan ve hayvan kemikleri var mı?
Evet var. Hayvan kemikleri kırık, ufalanmış olarak bulunmuş, insanların beslenmesi hakkında fikir veriyor. İnsan kemikleri de aynı şekilde bulunuyor ama bu insan kurban etmek değil, ölenlerin güneşe gömüldüğünü yani belli bir yerde açık alanda bırakıldığını gösteriyor. Bunun dışında insanlar için bir mezarlık henüz bulunmadı.

Göbeklitepe kazı alanı planı

Göbeklitepe kazı alanı planı

Göbekli Tepe’yi ilginç kılan özellikler neler?
Aslında pek çok ilginç özelliğinden dolayı Göbekli Tepe arkeoloji, tarih, antropoloji, coğrafya, tarım, sosyoloji, dinler tarihi gibi alanları ilgilendirmekte. Göbekli Tepe’nin ne olduğunu anlamak için o dönemin insanlarının ne düşündüğünü tahmin etmeniz gerek. Bu ilginç detayları sıralayayım:
1- Çok sayıda yapı ve büyük bir alan: Göbekli Tepe’de T şeklinde dikilitaşlar dairesel olarak dizilerek yuvarlak ve oval planlı tören alanları yapılmış. Ama 1-2 tane değil 20 tane dairesel tören alanı bulunmakta. Bunlardan 6 tanesi açığa çıkarıldı, 14 tane dairesel alanın toprak altındaki yerleri tespit edildi (belki dahası vardır). Her birinde 12-16 adet dikilitaş var.
2- Dünyanın en eski kentinden daha yaşlı: Göbekli Tepe MÖ 9.300-7.600 yılları arasında yapıldıysa, insanların toplu halde ve organize olarak yaşamaya başladığı yer ve zaman olarak Türkiye’deki Çatalhöyük (Çumra) MÖ 7.500 yılından ve Günaydın Gezginler olarak şimdiden söyleyelim, muhtemelen yakın bir zamanda kabul edilecek MÖ 8.000 Boncuklu Höyük (Çumra) yerleşiminden daha önce yapılmış oluyor. Şehir yokken şehir mantığında bina yapılmış.
3- Etrafta yerleşim yeri yok: Göbekli Tepe’nin çevresinde yoğun yerleşim alanı veya büyük höyükler henüz bulunmuş değil. Yani burayı yapan insanlar yaşadıkları yerden Göbekli Tepe’ye gelmiş ve inşaatta çalışmış.
4- Toplumsal organizasyonun büyüklüğü: Bu insanları çağırmak, yapılacak işi planlamak, insanlara görev vermek, yemek barınma vardiya işleri gibi çok detaylı bir organizasyon yapılmış ve bu inşaatın insan ömründen uzun sürmüş. Şu an görülebilir olan A yapısı ile E yapısı arasında 1.000 yıl fark var, yani A yapısı E yapısından 1.000 yıl önce yapılmış.
5- Tarihlendirme: Göbekli Tepe tapınak ise ve MÖ 9300-7600 yıllarında yapıldıysa, kendine en yakın tapınaktan 5000 yıl önce yapılmış oluyor. Dünyada en eski tapınaklar olarak kabul gören yerler MÖ 4100 Malta adası tapınakları; MÖ 4000 Mezopotamya Ziggurat’ları Sümer tapınakları, MÖ 3000-2600 İngiltere Stonehenge, MÖ 2630 Mısır piramitleri mezar – tapınak olarak yapılmış. Hemen hatırlatayım, Sümerler MÖ 3600 – 3300 civarında çivi yazısı sistemini oluşturuyor.

Göbeklitepeden Şanlıurfa

Göbeklitepeden Şanlıurfa

Göbeklitepe heykel

Göbeklitepe heykel

Göbeklitepe heykel

Göbeklitepe heykel

6- Tarım çağının tarihi değişiyor: Göbekli Tepe’de çalışan insanların besin kaynağının et ve tahıl olduğu kazıda ortaya çıkan çöplük amaçlı yerden anlaşıldı. Ziraat dediğimiz planlı, bilinçli tarımın MÖ 5.000 tarihinde başladığı kabul ediliyordu.
7- Malzeme tedarik işlemi: Göbekli Tepe yapımında hem yakın hem de uzak mesafelerden malzemeler getirilmiş. Volkanik malzemeler (obsidyen) en yakın 200 km mesafedeki Diyarbakır Karacadağ, Kapadokya bölgesi ve Van Gölü havzasından taşınmış, ana T dikilitaşları ise Göbekli Tepe çevresindeki ocaklardan çıkarılmış.
8- Yapının büyüklüğü: Göbekli Tepe’de her bir dairesel yapıda 12-16 adet dikilitaş var, en az 20 dairesel yapı var; yani kaba hesap 280 adet dikilitaş var. Her bir dikilitaş en az 3 metre, en fazla 6 metre yükseklikte ve tepelerinde T harfi oluşturacak şekilde bir taş konulmuş, yani şapka var. Her dikilitaş yekpare, tek parça; şapka yapıştırma.
9- İşçilik: Sütunların taşınması, üstüste konulması, balçık harç ile yapıştırılması ve bunun fabrikasyon iş bölümü şeklinde olması. Her dairesel yapının ortasında 2 tane dikilitaş birbirine paralel dikilmiş ve birinin ağırlığı 40 ton ile 60 ton arasında değişiyor. Daire oluşturan dikilitaşların – sütunların ağırlıkları ise 10 ton ile 15 ton arasında.
10- Zanaat ve sanat: Kabartmalarda nadir bulunan hayvanların figürlerine rastlanması ve bunların ince detaylar taşıması. Kabartmalarda turna, aslan, yaban domuzu, ördek, çöl varanı, fil, akrep, insan, tilki, akbaba, yılan, vs figürleri bulunuyor.
11- 3 Boyutlu sanat: Dairelerin ortasındaki birbirine paralel olup insan formundaki dikilitaşların yanlarında görülen kollar ve eller ile dikilitaş üzerine konulan baş (şapka) şeklindeki kayalar bilinenden ileri düzey bir sanat anlayışını gösteriyor.
12- Metal kullanılmayan dönemde: Şimdiye kadar ortaya çıkan buluntularda Göbekli Tepe’yi yapan insanların elinde metal bir alet bile yok, Mezopotamya’da en erken madeni eşya MÖ 3.500 yılına tarihlenmekte. Sert eşyalarla (obsidyen, granit, kemik gibi) kireçtaşını işlemek inanılmaz zor değildir, ama bu malzemeleri hazırlamak bile kendi başına çok büyük iş. Ayrıca bakır bile olmadan bu kayaları blok olarak kesmek ve ince detaylarla işlemek normalin onlarca kat üzerinde bir zorluğun başarılması demektir.
13- Tüm alan taşların altına gömülmüş: En ilginç noktalardan birisi de, Göbekli Tepe uzun süre tapınak olarak kullanılıyor ve sonra bütün alan, dairesel yapıların içi avuç büyüklüğündeki taşlarla her yeri dolduruluyor, üzerine de toprak ve taş örtülüyor yani Göbekli Tepe’yi gömüyorlar. Sanki birileri şimdi bulmasın diye toprağın altına saklıyorlar.

Göbeklitepe heykel

Göbeklitepe heykel

Göbeklitepe heykel

Göbeklitepe heykel

Göbeklitepe heykel Şanlıurfa müzesinde

Göbeklitepe heykel

Göbekli Tepe’de şimdilik bulunamayanlar neler?
Burada yaşamış insanların yaşadığı baraka, mağara, yerleşim alanı henüz bulunamadı.
Burada yaşamış insanların sanayi amaçlı tarım yani doğal yetişen değil, ürün alma amaçlı – bilinçli tarım yaptıkları alan bulunamadı.
Burayı yapan insanların kullandıkları aletler (1-2 parça haricinde) bulunamadı. Tabi bunların hepsi “şimdilik bulunamadı”. Kazılar devam ediyor, yıllar sürecek, herşey bir anda bulunmuyor.

Bunların hepsi Göbekli Tepe’nin kendi döneminin çok ötesinde bir başarı örneği olduğu görülmektedir. Tüm bu özelliklerinin yanısıra Göbekli Tepe’den sağlanacak bilgi ile Mezopotamya ve Dünya kronolojisi yine değişecek, tarihlendirmeler ve kuramlar yenilenecek. Tabi Şanlıurfa merkez Balıkgöl çevresindeki arkeoloji kazıları da Göbekli tepe kazıları gibi çok önemli bilgiler sağlıyor, ona başka zaman değineceğiz.

Buradaki resimleri küçük boyutlu ve az miktarda seçtik, daha fazlasını merak edenler Günaydın Gezginler Picasaweb albümünden Göbekli Tepe fotoğraflarımızı detaylı inceleyebilir. Göbekli Tepe’ye gidecek olanlara şimdiden iyi gezmeler, Dünyada tek olan bir yer daha görecekler.

Facebooktwitterrsstumblrinstagramflickr

Bu yazı Günaydın Gezginler© tarafından hazırlanmıştır. Marka tescilimiz bulunmakta, fotoğraf ve yazılarımız telif hakkı taşımaktadır. Alıntı veya kopyalama yapılması durumunda referans olarak Günaydın Gezginler ismi ve sitemize bağlantı verilmesi gerekmektedir. E-posta adresimiz gunaydingezginler@hotmail.com

3 Responses to Dünyanın en eski tapınağı Göbekli Tepe

Bir cevap yazın